“Ekonomist” dergisinin yorumuna göre 2016 yılının başında birçok görevi üstlenen Suudi Arabistan Veliaht Yardımcısı Muhammed Bin Salman, “koma dönemi”ne benzettiği ülkesinin dış politikalarına son verilip İran’a karşı daha sert politikaların uygulanacağından bahsetmişti.
Ekonomist, yorumunun devamına, “Yenilmez olarak sanılan Suudi destekli Suriyeli savaşçılar, yenilgiye uğramak üzereler veya yıl başında Yemen’in başkenti Sana’yı işgal edeceklerini iddia eden Suudi generaller, fikirlerini tamamen değiştirdi. Lübnan’da cumhurbaşkanlık seçimlerinde İran ve Hizbullah’ı yenmeye çalışan Suudi Arabistan, başarısız oldu. Bunların yanında uyguladığı petrol politikalarından dolayı İran’ın hezimete uğratılacağından haber veren Suudiler OPEC’in son oturumunda İran’a boyun eğmek zorunda kaldı” yazısını ekledi.
Ekonomist’e göre tüm bunlara bakıldığında 2016’nın sonunda, Suudi Arabistan tüm cephelerde geri adım atmaktadır ve özellikle Irak’taki şii politikacıların eleştirileri sonucu büyükelçisini geri çağırmak zorunda kaldı. Suriye’de de bu ülkenin direnişleri karşısında Suudiler sıkışıp Halep’teki güçleri tamamen yenilgiye uğramak üzeredir.
Lübnan ve Yemen’deki olaylara da değinen Ekonomist’in makalesi şöyle devam ediyor: Suudi Arabistan Lübnan’da açık şekilde geri adım atıp İran yanlısı olarak tanınan politikacının cumhurbaşkanlığa seçilmesine müsaade etmek zorunda kaldı. Yemen’de ise bu ülkedeki Ensarullah güçlerinin azimli direnişi, Suudi güçlerini büyük kayıplarla karşılaştırdı. Petrol krizinde de Suudi Arabistan’ın tüm çabalarına rağmen İran, üretim payını yükseltmeyi başararak Arabistan bunu azaltmak zorunda kaldı.
Son olarak Ekonomist’in yazısı, Suudi Arabistan’ın yenildiği alanların sadece askeri ve politik cepheler değil, bunun yanında kendisinin yumuşak gücü olarak adlandırdığı alanda da gerçekleştiğini açıkladı.
yorumunuz